Bir zamanlar kullanılan esnek ‘muhtar prosedürü’ ortadan kaldırıldı; yerine ‘imkânsız’ olarak tanımlanan şartlarla dolu yeni bir prosedür getirildi. Yeni düzenleme, Filistin mahallelerindeki planlama girişimlerini durdururken, arazi sahiplerinden 1960’lardan kalma Ürdün tapuları gibi belgeler talep ediyor. Bu belgelerin bulunmasının neredeyse imkânsız olduğunu belirten rapor, planlama süreçlerinde yerleşim yetkililerine verilen veto yetkisinin de süreci daha karmaşık hale getirdiğini vurguluyor.
100 PLANDAN SIFIRA DÜŞTÜ
Rapor, son bir yılda hiçbir özel planın onaylanmadığını, oysa geçmişte yılda ortalama 100 planın gündeme geldiğini belirtti. ‘Muhtar prosedürü’, arazi sahipliği konusunda esnek çözümler sunarak Filistinlilerin küçük ölçekli projelerini hayata geçirmesine olanak tanıyordu. Ancak yeni prosedür, esnekliği tamamen ortadan kaldırarak bölgedeki konut krizini daha da derinleştirdi. Örgütler, Filistinlilerin haklarını ihlal ettiğini ve onları anayurtlarından uzaklaştırmaya yönelik kasıtlı bir politika olduğunu belirtiyor.
AYRIMCILIK POLİTİKASI
Bimkom ve Ir Amim, İsrail hükümetinin yeni prosedürlerle, Doğu Kudüs sakinlerini ötekileştirmeyi amaçlayan bir ayrımcılık politikası güttüğünü söylüyor. İsrail Hükümeti’nin ayrımcı politikasının eleştiren örgütler, “Bu politikalar, Filistinlilerin onurlu ve güvenli bir şekilde yaşamalarını daha da zorlaştırıyor. Hükümetin yeterli konut çözümleri sunmak yerine, ev yıkımlarını ve yerleşim projelerini önceliklendirmesi kabul edilemez” diyor
Haber Kaynak : SABAH.COM.TR
“Yayınlanan tüm haber ve diğer içerikler ile ilgili olarak yasal bildirimlerinizi bize iletişim sayfası üzerinden iletiniz. En kısa süre içerisinde bildirimlerinize geri dönüş sağlanılacaktır.”
GÜNDEM
07 Şubat 2025SPOR
07 Şubat 2025GÜNDEM
07 Şubat 2025SPOR
07 Şubat 2025SPOR
07 Şubat 2025GÜNDEM
07 Şubat 2025GÜNDEM
07 Şubat 2025